Francis Kurkdjian

“Kreasyonlarım kokular dünyasında günlük seçimler yapmanız için bir davettir. Zira parfüm yoluyla insanın kendini ifade edebilme fikrini seviyorum.”

Henüz 24 yaşındayken, zamanının kurallarını değiştiren Jean Paul Gaultier imzalı ilk parfümü “Le Mâle”i besteledi, kısa sürede dünyanın en çok satanları listesine giren bu koku ve ilk adım Francis Kurkdjian’ın parıltılı yükselişine dair çok şey fısıldıyordu. Ve Francis, kariyerini bir öncü olarak yeni olasılıkları keşfederken, koku yaratıcılığına yeni bir sanatsal boyut kazandıracağı bir yönde ilerletmekte kararlıydı. 

Vizyoner bakış açısına paralel olarak, 2011’de parfümün demokratikleşmesinin genel eğilimine karşı kendi özel parfüm atölyesini kurdu. Rick Owens, Hedi Slimane, Riccardo Tisci, Alber Elbaz veya John Galliano gibi moda tasarımcıları  parfüm tasarımı konusunda onun bilgi birikimi ve duyarlılığıyla kreasyonlar hayata geçirdi, Dior, Guerlain veya Saint-Laurent gibi ikonik moda evleri ile çalıştı.

2003’ten bu yana Sophie Calle, Christian Rizzo, Sarkis gibi uluslararası sanatçıların davetiyle, koku kompozisyonları besteledi. Bu karşılaşmalar Kurkdjian’ın dünyasında onu farklı alanlar ve duyular arasındaki sınırları yıkma arayışının tetikleyicisi olarak ünlü parfümörün dünyasında önemli bir iz bıraktı.

Olağanüstü kokuların yanı sıra iz bırakan koku enstalasyonları ile Grand Palais, Pierre Bergé – Yves Saint Laurent Vakfı, Villa Medici, Versailles Sarayı, Palazzo delle Stelline gibi nefes kesen uluslararası mekânlarda, sergilediği olağanüstü koku enstalasyonları ve verdiği masterclass’lar ile kokular etrafında kesintisiz bir döngüde hayal kurdurmaya çağırıyor.

30 yaşında, 2008’de Chevalier des Arts et des Lettres seçildi. Şimdilerde 50’lerini Dior Parfümevinin baş parfümörü ve Marc Chaya ile birlikte kurucusu olduğu Maison Francis Kurkdjian’da efsaneler yaratmaya devam ediyor. 53’ündeki mucizesi için, dünyanın en çok sevilen kokusunun yaratıcısı olduğunu eklemeli, tam da kendisinden bekleneceği gibi mi demeliydik? Nefes kesen kokularla bizi beslediği dünyasının yakın takipçisiyiz.